Menü Altı
Menü Altı

Er Meydanı’na konuk olan Denktaş: “3 kahramandan haberim yok”

Er Meydanı’na konuk olan Denktaş: “3 kahramandan haberim yok”

“Recep Akdağ pratik yaklaşımları olan biri… Çok iyi bir dönem geçireceğiz”

“Makam araçlarıyla ilgili şikayetler Almanya’daki Mercedes’e kadar gitti… Devleti zarara uğrattıkları için dava açmayı düşünüyorum”

“Hükümetteki sorunları ya Özgürgün’le kafa kafaya verip çözüyoruz, ya da bilerek görmezden geliyoruz”

“Bir buçuk yıldır Maliye Bakanı’yım, bu süre içinde ne Elçilik’ten ne de Türkiye’den ‘şunu söyle yapın’ diye bir taleple karşılaştım”

“Crans-Montana’da masaya benim durabileceği noktanın çok ötesinde teklifler konuldu. Rum tarafı bütün onları sağlıklı kafayla değerlendirmiş olsaydı havada kapması gerekirdi”

“Kıbrıs Türkü’nün geleceğe yönelik en önemli teminatı bu beğenmediğiniz KKTC’dir”

 

Başbakan Yardımcısı ve Maliye Bakanı, Demokrat Parti Genel Başkanı Serdar Denktaş, Merkezi İhale Komisyonu Başkanlığı görevine atanan Halil Talaykurt’un, atanmasındaki etkileri nedeniyle teşekkür ettiği üç kahramanının kim olduğunu bilmediğini söyledi.

Denktaş, Türkiye’nin Kıbrıs İşleri Koordinasyonundan Sorumlu Başbakan Yardımcısı Recep Akdağ’ın pratik yaklaşımlı biri olduğunu ve çok iyi bir dönem geçireceklerine inandığını ifade etti.

Akdağ’ın kopya edileceklerin Kıbrıs’a uymayacağının farkında olduğunu belirten Denktaş, “Türkiye’de çağ atlanan sağlık sisteminin eksikleri giderilerek ve bizim bünyemize de uyarlanarak yeni sistemi kuracağız” dedi.

Serdar Denktaş, yeni bir Vatandaşlık Yasa Tasarısı hazırladıklarını, tasarının “Ada Kart” uygulaması öngördüğünü belirterek, bu kartın verileceği kişilerin seçme-seçilme hariç tüm vatandaşlık haklarından yararlanabileceğini açıkladı. Denktaş, Bakanlar Kurulu kararıyla verdikleri vatandaşlıklar konusunda vicdanının rahat olduğunu söyledi.

Denktaş Er Meydanı’ndaydı

Denktaş dün gece Mustafa Alkan’ın Genç TV’de hazırlayıp sunduğu Er Meydanı programının yeni sezonunun ilk programının konuğu oldu; güncel konular, hükümet icraatları ve Kıbrıs sorunuyla ilgili önemli açıklamalar yaptı.

“Meclis’in daha uzun çalışması Başsavcılık görüşü alınarak engellendi”

Serdar Denktaş, Meclis’in uzun süre kapalı kalması tartışmalarıyla ilgili soru üzerine geçmişte haziran sonu tatile giren Meclis’in 1 Eylül’de açıldığını ancak 1 Ekim’de resmi açılış yapıldığını hatırlatarak, CTP-DP koalisyonunun iktidarda olduğu ve bakanlığı bırakıp kamu reformuyla ilgili tasarının görüşüldüğü Meclis komitesine başkanlık ettiği dönemde bu uygulamanın dönemin Meclis Başkanı tarafından Başsavcılık’tan alınan görüşle engellendiğini anlattı.

Denktaş, Başsavcılık’tan görüşün kamu reformunun geçmesi için ısrarından dolayı alındığı yorumundan bulunarak “Muhalefetteki UBP’nin yan çizdiğini sanırken meğer UBP değil CTP yan çiziyormuş. O gün bugündür Meclis 30 Haziran’da kapanır, 1 Ekim’de açılır” diye konuştu.

Yeni yasama yılının öncelikleri

Serdar Denktaş, önümüzdeki yasama yılında Meclis’in gündeminde sağlıkla ilgili tasarılar, ihale yasası, birkaç hafta içinde Bakanlar Kurulu’ndan geçirecekleri mali yönetimle ilgili yasanın yer alacağını ifade ederek, yürürlükteki ihale yasasının uygulamada yurt içinde yurt içi temsilciliklerin faaliyetlerinde birçok sıkıntı yarattığını söyledi.

“Bu yasayı nasıl yaptılar bilmem. Önümüze öyle bir yasa geldi ki İstanbul Başkonsolosluğu’nda araç sıkıntısı var alamıyoruz, belediyeler bir boru patlasa o boruyu alamıyor” diyen Denktaş, makam araçları konusunda da açıklamalarda bulundu.

“Mercedes almasak sanki Los Angeles’taki alevleri söndürecektik”

Denktaş, yeni araç almalarının çok eleştirildiğini ve yangın söndürme helikopteriyle ilişkilendirildiğini anımsatarak “Sanki o Mercedesleri almasak Los Angeles’taki alevleri söndürecektik” ifadelerini kullandı.

“Şikayetler Almanya’daki Mercedes’e kadar gitti”

Şikayetlerin Almanya’daki ana şirkete kadar gittiğini ve bunun üzerine ilgili şirketin varılan mutabakattan çekildiğini kaydeden Serdar Denktaş, alınacak 17 aracın 2 milyon TL’ye mal olacağını ve belli bir kilometreye ulaşınca yenisiyle değişeceğini, 10’uncu yılın sonunda da devlete yeni araba verileceğini ancak eleştiriler üzerine gelinen aşamada devletin zarara uğradığını söyledi.

“Devleti zarara uğrattıkları için dava açmayı düşünüyorum”

Denktaş, şimdi 7 tane makam arabası almak için ihaleye çıktıklarını ve 999 bin TL ödeyeceklerini belirterek “Devleti zarara uğrattıkları için dava açmayı düşünüyorum” dedi.

Denktaş, iyi işler yaptıklarında bile eleştirilmeye alıştığını oysa iyi işlerin sürmesi için özel sektörün alkışlamayı da bilmesi gerektiğini belirterek “Suskunlukla karşılarsanız siyasetçi de adım atmaktan çekinir” diye konuştu.

Başbakan Yardımcısı ve Maliye Bakanı Denktaş, asgari ücreti az bulanların kaynağın, rakam arttığında dengenin nasıl bulunacağını da söylemesi gerektiğini vurgulayarak “Ama atış serbest! Bir şeyi söylersin, eleştirirsin ama bu eleştirinin yerini de dolduracak şeyler söyleyebilmelisin” ifadelerini kullandı.

“Her şeye muhalefet edersen iktidara gelince öyle bir dayak yersin ki…”

Denktaş “Her şeye muhalefet edersen iktidara gelince öyle bir dayak yersin ki bir kere daha siyasi arenada bulunamazsın. O yüzden eleştiri yapanlar sorumlu davranmalı” dedi.

Kamu çalışanlarına temmuz ve ocakta iki kez artış verdiklerini çünkü hayat pahalılığının öngördüklerinin üzerinde çıktığını anlatan Denktaş, kamu reformunun ise halen gündemde olduğunu ancak Meclis’in çoğunluğunun artık sıcak bakmadığını, kendisinin tek kaldığını söyledi.

“Geçicilerde Anayasal sorun çıkacak diye düşünüyorum, fazla umutlanmayın”

Var olan geçici memurların kadrolanmasını desteklediğini, zaten 2013’ten sonra geçici memur alımının yasayla engellendiğini kaydeden Serdar Denktaş, “Kadrolamaya karşı duracak değilim ama bu, Anayasa’nın eşitlik ilkesine aykırı görünür, itiraz üzerine düşebilir. O yüzden umutlarınızı yüksek tutmayın. Olursa bir şikayetim yok. Anayasal sorun çıkacak diye düşünüyorum. Çok fazla umutlanmayın olursa ne ala olmazsa hayal kırıklığına uğramayın” diye konuştu.

Seçim ve Halkoylaması Yasası

Seçim ve Halkoylaması Yasası’nda karşılaşılan sorunlarla ilgili soruyu yanıtlarken, öngördükleri hakkında bilgi veren Serdar Denktaş, değişiklik tasarının komitede görüşüldüğünü ve Meclis açılınca geçirileceğini, bundan sonra çıkabilecek anomalileri de bir sonraki seçimde değiştirebileceklerini söyledi.

Denktaş, tek seçim bölgesi için büyük ebatlı oy pusulasının basımının, pusula ikiye veya üçe bölünerek veya kitapçık halinde yapılabileceğini yani çözüm formülleri olduğu anlatarak, yeni baskı makinesine gerek olmadığını bildirdi.

Serdar Denktaş, Güzelyurt’a hastane inşaatının devam ettiğini, Karpaz’a da üçüncü basamak hastane yapılacağını kaydederek, Türkiye’nin Kıbrıs İşleri Koordinasyonundan Sorumlu Başbakan Yardımcısı Recep Akdağ’la Lefkoşa’da yapılacak hastanenin yerini incelediklerini, bunun Türkiye kaynaklı bir proje olacağını, Türkiye’deki hastanelerden ve deneyimlerden de faydalanılacağını söyledi.

Denktaş, Akdağ’ın da sağlık sisteminin bütünlüklü ele alınıp planlanması gerektiğini, Türkiye’de aksayan şeyleri görüp deneyim edindiklerini ve KKTC koşullarına uyarlanabileceğini söylediğini bildirdi.

“TAK için başlanan bina laboratuvar olacak”

Denktaş, “hastaneye ne gerek var” diyenlerle bile karşılaştığını belirterek, çalışmaların hızlandığını, esnaf sitesi arkasındaki bölgede ayrılan arazide hastanenin yapılacağını, burada Türk Ajansı Kıbrıs (TAK) için başlatılan karkas halindeki binanın Sağlık Bakanlığı’na devredilerek laboratuvar yapılması için de sözlü mutabakatları bulunduğunu açıkladı.

“Akdağ son derece pratik yaklaşımları olan biri”

Serdar Denktaş, “Türkiye’de çağ atlanan sağlık sisteminin eksikleri giderilerek ve bizim bünyemize de uyarlanarak yeni sistemi kuracağız. Bu copy- paste (kopyala-yapıştır) olmayacak. Recep Akdağ’ı yıllardır tanıyorum ama ilk kez bu kadar yakın olduk. O da kopya edilenin bir yere uymayacağının farkında olan biri. Son derece pratik yaklaşımları var, çok iyi bir dönem geçireceğiz” diye konuştu.

Seyrüsefer

Başbakan Yardımcısı Serdar Denktaş, seyrüseferde ödül sistemi konusundaki soru üzerine, bu konudaki yasal düzeleme çalışmalarının sürdüğünü, Meclis açıldıktan sonra bir ay içinde geçeceğini umduğunu, ardından ihaleye çıkacaklarını ve uygulamanın başlayacağını anlattı.

Aftan yararlananların değil seyrüseferini ödeyenlerin ödüllendirileceğini vurgulayan Denktaş, bu konunun kesinlikle gündemlerinde olduğunu söyledi.

Talaykurt’un 3 kahramanı

Başbakan Yardımcısı ve Maliye Bakanı Serdar Denktaş, önce bakanlık koordinatörlüğüne atayıp görevden aldığı ardından Merkezi İhale Komisyonu Başkanlığı’na atadığı Halil Talaykurt’un Facebook hesabından kendisine ve 3 kahramanına teşekkür ettiğini ise Er Meydanı yapımcısı ve sunucusu Mustafa Alkan’dan öğrendi.

“Bunu hiç duymadım. Böyle küçük işlerle uğraşmam ama kendisine yarın bu üç kahramanın kim olduğunu soracağım. Sizi de arayıp söylerim” diyen Denktaş, kendisinin kararlarına hiç kimsenin etki edemeyeceğini vurguladı.

Araç plakaları konusundaki sorular üzerine Denktaş, on yıl içinde uygulamaya girecek bir sistemden söz etti ve plakalara AB ambleminin de öngörüldüğünü belirtti. Araç plakalarında düzensizlik olduğuna dikkat çeken Denktaş, bunu bir düzene sokmaya çalıştıklarını anlattı.

İzleyici sorularından birini yanıtlarken istimlak kararlarıyla ilgili yeni düzenlemeyi açıklayan Serdar Denktaş, 2018 bütçesiyle birlikte devletin istimlak kararı aldığı yerler için belirlenen rakamın geçmişteki gibi 20 yıl sonra değil hemen ödeneceğini, mal sahibi rakamdan şikayetçiyse itiraz hakkı da olacağını ancak işin yürüyeceğini kaydetti.

“Geldiğim günden beri devlet borçlarının ödenmesiyle uğraşıyorum”

TÜK’te 100 milyonun üzerinde bir borçla karşı karşıya olduklarını, geçmişte her bakanın “bu borç ödenmez” dediğini ifade eden Denktaş, devletin olan bu borcu ödeyeceklerini söyledi.

Devletin borçlarını ödemesinin bankaları da rahatlatacağını vurgulayan Serdar Denktaş, bankalarda sıkıntı olmadığını ancak bilançolarda durgun borçlar göründüğünü; kendisi göreve geldiği günden beri devlet borçlarının ödenmesiyle uğraştığını ifade etti.

“Yorum yapmayacağım”

Denktaş, “Crans-Montana’dan dönüşte Cumhurbaşkanlığı’nda TC Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun da olduğu toplantıda din konusunda Kıbrıslılara baskı yapılmasına bir tek kendisinin mi karşı çıktığı” sorusu üzerine “Bu konuda yorum yapmayacağım” yanıtını verdi.

Çanakkale kampları

Öğrencilerin katıldığı Çanakkale kampları hakkında kendisine hiçbir şikayet ulaşmadığını ifade eden Denktaş, buranın herkesçe görülmesi gereken bir yer olduğunu belirtti.

“Bize uymayan bir ceket mi dikilmeye çalışılıyor?” sorusunu da yanıtlayan Denktaş, özetle şunları dile getirdi:

“Cami inşaatları vs. ile öyle bir hava yaratıyor ki sanki baskı var! Ben içkimi mis gibi barda oturup içerim. Hiç içmiyor gibi davranmam. Kimse de bana ‘niçin içen be bay’ demez. Kıbrıslı Türklerin bu tür baskılara tepkisel bir reaksiyonu var. Kur’an kursları CTP dönemi yasaklanmaya çalışıldı. Israrla söyledim o dönemde de: Biz kendi okullarımızda seçmeli Kuran dersi vermeliyiz. Alevilerin de Katolik varsa onların da ihtiyacını vermeliyiz. Ama nerde? Kendi milli eğitim sistemimiz içinde. Laik devlet bunu gerektirir. Bundan uzak durulursa yerini başka şeyler doldurur. Sorun budur. İşte Kur’an kursları. Bence İngiliz, Amerikan ve Fransız koleji ihtiyacı da var.  Bu zenginliği hep beraber ve çatışmadan yaşayabilelim.”

“Elçilikten veya Türkiye’den ‘şunu şöyle yapın’ talebiyle karşılaşmadım”

Serdar Denktaş, “Bize giydirilmek istenen ceketi reddedersek bir sıkıtıyla karşılaşır mıyız?” sorusunu da yanıtladı ve “Bugüne dek öyle bir şeyle karşılaşmadım, rahatlıkla söylerim. Bir buçuk yıldır Maliye Bakanı oldum. Bu süre içinde ne buradan Elçilik’ten ne de Türkiye’den ‘şunu söyle yapın’ diye bir taleple karşılaştım. Her yapmak istediğimde kendilerini yanımda buldum. En basit örneği e-devlet” diye konuştu.

Vatandaşlıklar… Ada Kart uygulaması geliyor

Vatandaşlık verilmesi kararları konusunda vicdanının rahat olduğunu çünkü Kıbrıs’ta yaşayanlara verildiğini belirten Serdar Denktaş, yeni bir Vatandaşlık Yasa Tasarısı hazırlandığını, tasarının “Ada Kart” diye bir uygulama öngördüğünü, bu kartın verileceği kişilerin seçme-seçilme hariç tüm vatandaşlık haklarından yararlanabileceğini açıkladı.

“Renkli seçim olacak”

Önümüzdeki yıl yerel ve genel seçimin yapılacağını, belediye sayısının azaltılmasının bu seçime yetişemeyeceğini kaydeden Denktaş, DP olarak seçimden iyi sonuç beklediklerini, renkli bir seçim olacağını söyledi.

Rauf Denktaş Üniversitesi’nin surlar içindeki bir binada öğretime başlayacağını, konuyla oğlu Rauf ve arkadaşlarının ilgilendiğini belirten Serdar Denktaş “Rauf Denktaş Üniversitesi bu adanın hakikaten yıldızı olmak zorunda. Farklılığını ortaya koymak zorunda. Eğitim kalitesine öncelikli önem vermek zorunda” dedi.

“Üniversiteler kaliteyi yükseltmeye odaklanmalı”

KKTC üniversitelerinin Orta Doğu’ya ve Türkiye’ye hitap eder noktada olduğunu doğru hareket ederek kaliteyi yükseltmek gerektiğini vurgulayan Denktaş, bina altyapıları çok güzel gelişen üniversitelerin şimdi artık eğitim kalitesini yükseltmeye odaklanması gerektiğini vurguladı.

Ülkeye öğrenci diye gelip başka işler yapan kişilerle ilgili önlemler aldıklarını, belli süzgeçler olacağını ifade eden Denktaş, aksi halde sorunun sosyal bir soruna dönüşeceğini kaydetti.

Merhum Kurucu Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş’ın anıt mezar projesiyle ilgili de bilgi veren Denktaş, anıt kısmının ölüm yıl dönümü olan ocak ayına kadar tamamlanmasına çalışıldığını söyledi.

“Basit işlerin bile yapılamamasının nedenleri”

Serdar Denktaş, basit işlerin bile neden yıllarca yapılmadığı sorusuna karşılık gerekçe olarak siyasetçilerin vatandaşların bireysel taleplerine karşı hep açık durmasını; bakanların bölgelerine ilgi göstermeye yönelmesini ve siyasilerin katılmak zorunda kaldığı açılış, düğün, davet vb. törenleri sıraladı.

Denktaş, kendisinin randevusuz görüşme yapmamaya çalıştığını, telefonlara bakmadığı için eleştirildiğini ama aksi halde hiçbir iş yapamayacak hale geleceğini anlattı.

“İş bilen personelim olmasa başarılı olamazdım”

Başbakan Yardımcısı ve Maliye Bakanı Denktaş, bakanlığındaki bürokratların iş bilen kişiler olduğunu belirterek “Bu insanlar iş bilen bu insanlar olmasaydı ben maliyede başarılı olamazdım. Kurumsal hafızanın varlığı nedeniyle işler tıkırına girdi ve yürür” dedi.

Denktaş, vatandaşlara hitaben “Bir göreve atanmış kişinin layıkıyla görev yapmasını istiyorsak, bakanı bireysel iş takipçisi olarak görmekten vazgeçmeliyiz” diye konuştu.

“Ya kafa kafaya verip çözüyoruz ya da görmezden geliyoruz”

Koalisyonların her zaman sorunlarla karşılaşabildiğini ama genel olarak hükümetin gayet iyi yürüdüğünü belirten Denktaş, çıkan sorunları Başbakan Hüseyin Özgürgün’le ya kafa kafaya verip çözdüklerini ya da bilerek görmezden geldiklerini söyledi.

Denktaş, hükümet çalışmalarında daha hızlı performans sergilenmesinin değişik güç gruplarının baskılarıyla engellendiğini ifade etti.

“Cumhurbaşkanı da gördü ki…”

Crans-Montana sonrası belirlenecek yol haritası konusunda Cumhurbaşkanlığı’nda salt bu konuyla ilgili 3-4 toplantı yaptıklarını belirten Denktaş, “Atılması gereken adımlarla ilgili Cumhurbaşkanı ile bizim görüşlerimiz örtüşüyordu. Cumhurbaşkanı da artık gördü ki karşı taraf bizi eşit olarak görmüyor. Cumhurbaşkanı benim gibi ifade etmeyebilir bunu ama atılması gereken adımlarla ilgili örtüşüyoruz” dedi.

Denktaş, federasyon formülünü artık desteklemediklerini ve bu konudaki imzalarını da geri çektiklerini belirterek, yeni görüşme sürecinin ancak Kıbrıs Türk tarafının siyasi eşitliğinin kabulüyle başlayabileceğini söyledi. Denktaş “Dünya Rum tarafını devlet olarak kabul ettikçe tanımasa bile benim de devlet olduğumu kabullenecek ki masada eşitlik olsun…” ifadelerini kullandı.

Denktaş, yaşayabilir federasyonun tek yolunun iki eşit arasında kurulması olduğunu vurguladı ve “Onun Kıbrıs Cumhuriyeti varsa benim de KKTC var” dedi.

“Masaya benim durabileceğim noktanın çok ötesinde teklifler konuldu”

Crans-Montana’da masaya kendisinin durabileceği noktanın çok ötesinde teklifler konulduğunu ifade eden Serdar Denktaş, “Rum tarafı bütün onları sağlıklı kafayla değerlendirmiş olsaydı havada kapması gerekirdi. Her nedense kendi aralarında uzlaşıya varamadılar ve kalktılar masadan…” diye konuştu.

“Tek teminat bu beğenmediğiniz KKTC”

Rum tarafının şimdi Türkiye’yi muhatabı haline getirme politikası için uğraştığını ama muhatabın Kıbrıslı Türkler olduğunu vurgulayan Denktaş, “Kıbrıs Türkü’nün geleceğe yönelik en önemli teminatı bu beğenmediğiniz KKTC’dir” dedi.

Ülkenin daha iyi yönetilmesini istediklerini, dün yaşanan sorunların bugün yaşanmadığını ama yeni sorunlar da çıktığını kaydeden Denktaş, yeterlince anlatamasalar da hükümetin bir buçuk yılda çok güzel şeyler yaptığını, Bakanlar Kurulu’nun uyumlu çalıştığını söyledi.

Benzer yazılar

Yanıt verin.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir