Bakanlar Kurulu’nun Cuma günü kademeli açılma kararı vererek, birçok işletmeyi tekrar hayata geçirmişti. Kişisel Bakım Uzmanı Edihan Akarsoy, kişisel bakım sektörünün açılacak olan sektörlerin arasında yer almaması nedeniyle sosyal medya üzerinden tepki gösterdi.
Akarsoy, “Bir sektör olarak bile Kabul edilmedi. Diğerlerinin arasında kaybolup gitti bu işletmeler. Alışveriş merkezleri, büyük mağazalar açılıyorken, müşteri sayısını sınırlı tutabilecek, bire bir hizmet verebilecek bir sektör, açılacak sektörler arasında yer almadı” ifadelerini kullandı.
Pandemi süresince vakaların artmasının sonucu olarak hizmet sektörü ile birlikte 2 haftada bir PCR test mecburiyetlerini yerine getirdiklerine dikkat çeken Akarsoy, “Bu sektörde çalışanlar kurallara uyup testlerini yaptırmadı mı düzenli olarak? Kaç vaka çıktı bu süreçte, bu işyerlerinde? Vakaların çoğalmasının ve de yayılmasının sorumlusu bu sektör mü? Siz belli bir sektöre, belli bir insan grubuna sürekli PCR Testi yaptırırken, diğer taraftan birbiri ile maskesiz görüşen, sarılan, kucaklaşan kesimi yani genel olarak halk arasında, farklı meslek gruplarına rastgele testler yapmayı ihmal ettiniz. Şimdi günah keçisi bu sektör mü oldu?” diye konuştu.
Kişisel Bakım Uzmanı Akarsoy, açıklamasının devamında ise şu noktalara dikkat çekti:
“Yaklaşık 20 senedir sağlık karnesi çıkartmaya mecbur bıraktığınız sektör değil mi Kişisel bakım sektörü? Yani aslında, devletin eli ile en sağlıklı sektör bu. Avrupa’da uygulaması olmayan, fakat rant ve baskı unsuru yaratmaktan başkaca bir amacı olmayan bir uygulama. Devlet kendi eli ile bir sektöre diskriminasyon uygular. Neden? Yakın temas çalışırmış diye. Bir kere daha üstüne basa basa söylemek isterim ki Kişisel bakım sektörü olan Güzellik Salonları, Kuaförler ve Berberler hijyeni temizliği dezenfeksiyon ve sterilizasyonu pandemi ile keşfetmedi. İş sağlığı ve güvenliği çerçevesinde hijyen ve temizlik bu sektörün olmazsa olmazı idi zaten. Siz insanlara her sene, her sene üst üste HIV, Hepatit ve PPT (verem) testleri yaptırarak ne geçer elinize? Anlaşılmadı ise bir kere, bir kere daha söyleyelim, genel olarak bu sektörde yapılan uygulamalardan terapist müşterisine herhangi bir hastalık geçirme riski yoktur. Doğru şekilde yapılan hijyen uygulamalarla da müşteriden müşteriye çapraz enfeksiyon ve bulaşma riski minimize edilmektedir.
“DÜŞÜNCE YAPISI, ZİHNİYET, SİSTEM YANLIŞ BURADA!”
Avrupa’da artık SPA ve kozmetik sektöründe HIV taşıyıcısı kişilere nasıl bakım yapılabilir, konsültasyon yaparken kişiye direkt olarak HIV veya Hepatit taşıyıcısı olup olmadığını sormanın diskriminasyona sebep olacağı tartışılıyorken, bizde devlet Kişisel bakım sektöründe çalışanlara sağlık karnesi çıkarttırır… Düşünce yapısı, zihniyet, sistem yanlış burada! Madem bu kadar seversiniz bu sağlık karnesi uygulamasını, herkese yaptıralım.
SAĞLIK KARNESİ UYGULAMASI…
Ada genelinde sağlık karnesi olmayan insan kalmasın. Herkesi sağlık karnesine bağlayalım. Aldığım “Spa & Salon Management” eğitiminde, bir Spa’nın hijyenini sağlamak için uygulanacak iş sağlığı ve güvenliği adımlarında, Spa çalışanlarına sağlık karnesi çıkartmak yok. Dünyada Spa ve Kişisel bakım sektörü, doğru şekilde yapılan temizlik, dezenfeksiyon ve sterilizasyon uygulamaları ile hijyenin sağlanabileceğinin farkında! Bir de şunu eklemek isterim ki, son Ocak’ta yeniledim sağlık karnemi mecburen. Normalde belediyeye gidip sevk alıp laboratuvara yönlendirilirken, Sağlık Bakanlığı kararı ile önce belediyeye gidip sağlık ve hizmet harcı yatırdım. Oradan Çalışma dairesine yönlendirildim. Senede bir kan testlerinin yanında, 6.ayda yaptırdığımız Gaita kültür için harç ödemesini yaptım. Çalışma dairesi de Lefkoşa belediyesine bağlı bir işletme olmama rağmen Gönyeli’de bulunan bir laboratuvara sevk verdi. Laboratuvarda işlemleri yaptım, sonucun ne zaman çıkacağını sorduğumda, gidip devlet hastanesinin bodrum katından alacağım söylendi. Ben tepki gösterince, birkaç saat sonra arandım ve yanlış anlaşılma olduğu söylendi ve sonuçların direkt belediyeye yönlendirileceği söylendi. Pandemi dönemi, temaslınızı minimumda tutun deniliyor ama Sağlık Bakanlığı bu işi daha da zor hale getiriyor!
“BİZ NEDEN KAPALI TUTULMAYA DEVAM EDİLİYORUZ?”
Benim anlamadığım tüm özel hastaneler, klinikler hizmet vermeye devam ederken, estetik cerrahları botoks dolgu işlemlerine devam edebiliyorken, bu sektör neden kapalı tutuluyor? Onlarınki temas değil bizimki mi temas? Diş doktorları hasta kabul edebiliyorken, neden bu sektör kapalı? İşleyiş şeklimiz mantıken ayni değil mi? Fizyoterapistler hasta kabul edebiliyorken neden ben cilt bakımı yapamıyorum? Eczaneler biz kapalıyken kozmetik satışına devam ederken, normal zamanda cilt bakım günleri, makyaj günleri düzenleyebiliyorken, biz neden kapalı tutulmaya devam ediliyoruz?
“NEYE DAYANARAK AÇMAMA KARARI ALDINIZ?”
Güney komşunuza da mı bakmadınız bu açılım kararlarını alırken? Küçük işletmeler açıldı öncelikli olarak ve bunlar arasında Kişisel bakım sektörü yani güzellik salonları, kuaförler ve berberler, saç bakımı ve güzellik üzerine eğitim veren kurumlar da açılan yerler arasında. O zaman siz neye dayanarak açmama kararı aldınız?
“BU SİSTEMİ DEĞİŞTİRMENİN ZAMANI GELDİ”
Güzellik salonları, kuaförler ve berberlerin Kişisel bakım sektörü olarak sağlık sektörünün altında bir sektör olarak yasallaşması ve ona göre muamele görmesinin zamanı geldi de geçiyor. Kişisel bakım sektörü, cilt sağlığı, saç sağlığı, vücut sağlığı ile ilgili bir sektördür. Bir sektöre vesika gibi sağlık karnesi çıkarttırarak aşağılamaya ve sonrasında da yakın temas var bahanesi ile bu işyerlerini açmama kararı almaya hiç kimsenin hakkı yoktur. Alınan kararlarda görülüyor ki, perakende sektöre metre karesine göre, içeri kaç müşteri alabileceği ile ilgili kurallar getirildi. Ayni uygulama Kişisel bakım sektörüne de uygulanıp açılmaları sağlanamaz mıydı? Bu sistemi değiştirmenin zamanı geldi artık.”
