Avrupa Birliği (AB) ve İngiltere, vatandaş hakları ve ödenecek para nedeniyle Brexit müzakerelerinin tıkanmasında “topu” birbirine attı.
Brexit müzakerelerinin 5. turu, bugün Brüksel’de başladı. Tarafların bir önceki turda “yeni bir ivme” yakalamasına rağmen özellikle vatandaş hakları ve İngiltere’nin yükümlülükleri nedeniyle ödeyeceği parada anlaşmaya varılamadığı için “geçiş süreci aşamasına” gelinemedi.
Ancak, geçen ay yol haritasını sunan ve 2 yıllık bir geçiş süreci isteyen İngiltere Başbakanı Theresa May’in, İngiliz basınına sızan konuşmasında bugün parlamentoda, “Brexit sürecinde top artık AB’de” görüşünü dile getireceği belirtildi. İngiliz basını, May’in konuşmasında ayrıca sürece ilişkin iyimser olduğunu söyleyeceğini de yazdı.
Buna karşın, AB Komisyonu Baş Sözcüsü Margaritis Schinas, bir soru üzerine May’in görüşüne katılmadıklarını ifade ederek, “Bu bir top oyunu değil. Müzakereler belli bir sıra çerçevesinde yürütülüyor. Boşanma olan birinci bölüm için herhangi bir çözüm bulunamadı. Yani top tamamıyla İngiltere’nin sahasında” diye konuştu.
Bugün başlayan ve 4 gün sürecek müzakerelerin ardından AB Komisyonunun Brexit Başmüzakerecisi Michel Barnier ile İngiltere Brexit Bakanı David Davis, ortak basın toplantısı düzenleyecek. Ancak zorlu konular nedeniyle, ciddi bir ilerleme kaydedilmesi beklenmiyor.
Bir sonraki aşamaya geçebilmek için AB ve İngiltere’nin vatandaşlık hakları, mali anlaşma ve İrlanda sınırına ilişkin anlaşmaya varması gerekiyor.
Bu yıl haziran ayında başlayan müzakereler, ülkenin AB’ye ödemesi gereken mali taahhütler, vatandaşlık hakları ve İrlanda sınırı konularında tıkanmış durumda.
AB tarafı, İngiltere’nin, üzerinde uzlaşılmış 2020 birlik bütçesine ve üye ülkelerin kalkınma programlarına taahhütlerini tam yerine getirmesini şart koşuyor. Bu miktarın 20-100 milyar avro arasında olduğu belirtiliyor.
Brexit sonrasında İngiltere, Galler, İskoçya ve Kuzey İrlanda’dan oluşan Birleşik Krallık’ın AB ile tek kara bağlantısı olarak kalacak İrlanda-Kuzey İrlanda arasındaki sınır, müzakerelerin tıkandığı bir diğer konuyu oluşturuyor.
Brexit kararı, İngiltere’de yaşayan 3,2 milyon AB vatandaşının yanı sıra AB’de bulunan bir milyon İngiliz vatandaşının hakları konusunda da belirsizlik ortaya çıkarıyor.
İngiltere, geçen yıl haziran ayında yapılan referandumla AB’den ayrılma kararı almış, 29 Mart’ta da
Lizbon Anlaşması’nın 50. maddesini işleterek ayrılık sürecini resmen başlatmıştı. AB ise 29 Nisan’da yaptığı özel zirveyle müzakerelerdeki ilkelerini belirlemişti.