Cumhuriyet Meclisi Başkanı Teberruken Uluçay, kapıların açılmasının turizm ve ekonomiye olumlu yansıyacağı görüşünü dile getirdi.
Cumhuriyet Meclisi Basın Bürosu’ndan yapılan açıklamaya göre Uluçay, Derinya ve Aplıç kapılarıyla ilgili açıklama yaptı.
Teberruken Uluçay açıklamasında şu ifadeleri kullandı;
“Bilindiği üzere Derinya ve Aplıç kapıları eş zamanlı olarak varılan uzlaşı neticesinde 12 Kasım’da açılıyor.
Konuyla ilgili girişim ilk olarak 2015 yılının Haziran ayında iki Liderin ortak kararıyla gündeme gelmiş ve çeşitli olumsuzluklar nedeniyle bugünlere kadar süreç uzamıştır.
Kapıların açılmasıyla; Aplıç kapısıyla Lefke Bölgesinde, Derinya kapısı ile Gazimağusa bölgesinde bir hareketlilik yaşanacağı gerçektir.
Ülkedeki diğer sınır kapıları gibi açılan bu iki kapı da sadece iki toplum arasında bir güven ortamı sağlamayacak, aynı zamanda bölgelerinde Turizm ve ticaret olanaklarının artmasına vesile olacak ve haliyle ekonomiye de canlılık kazandıracaktır.
Cumhurbaşkanımızın geçtiğimiz ay içerisinde Birleşmiş Milletler Genel Sektereri ile yapmış olduğu görüşme sonrası Kıbrıs konusunda yeni bir sürecin başlamasını umut ediyoruz.
Güney Kıbrıs Rum Yönetiminin, ilan ettiği sözde “Münhasır Ekonomik Bölge” içerisindeki 10. Parselde 10 Kasım’dan itibaren 4 ay süreyle sondaj çalışmaları yapılacağını ilan etmesi ve Türkiye’nin de Fatih sondaj gemisi ile Akdeniz’de kendi sorumluluk alanlarında sondaj faaliyetlerine başlaması malumunuzdur.
Özellikle ada etrafında bulunan doğal kaynakların ortak kullanılabilmesi ve adanın geleceğine ortak ekonomik değer olarak kazandırılabilmesi en büyük arzumuzdur.
Gerek Kıbrıs Türk tarafı gerek ise Türkiye’nin birlikte istikrarlı şekilde yürüttüğü ortak politikalar çerçevesinde Kıbrıs sorununun bir çözüme ulaşması konusunda niyet ve arzumuz devam etmektedir.
İki bölgeli, iki toplumlu Federal bir çerçevede oluşacak olan çözümle birlikte ekonomik değerlerin sadece ada halkına değil, bölge ülkelerine de katkı sağlamasını öngörüyoruz.
Akdeniz bölgesindeki istikrarın sağlanması,bölge ülkelerinin de ekonomik kazanımlarının en üst dereceye varabilmesi ve her kesimin kendi toplumları adına ekonomik yönden refaha kavuşabilmesi için, bugüne kadar yürüttüğümüz mücadeleyi, bundan sonra da kararlı şekilde sürdüreceğiz”.
