Menü Altı
Menü Altı

Reza Zarrab davasında bundan sonra ne olacak?

Reza Zarrab davasında bundan sonra ne olacak?

Eski Halkbank Genel Müdür Yardımcısı Mehmet Hakan Atilla’nın tek sanık olduğu ve İran yaptırımlarının yasa dışı yollardan delinmesiyle ilgili ABD’de görülen davada son aşamaya gelindi.

Davanın Salı günkü oturumunda iddia makamı ve savunma kapanış konuşmalarını yaptı. Böylece karar aşamasına geçildi.

Bugün yapılan oturumda Yargıç Richard Berman, jüri üyelerine karar alma süreciyle ilgili son talimatları verdi. Bunun ardından jüri üyeleri yeminlerini etti ve kapalı kapılar ardında vereceği kararla ilgili görüşmelere başladı.

Jüride 12 üye bulunuyor. Karar çıkabilmesi için ise oybirliği şartı aranıyor.

Jürinin, Atilla’ya yöneltilen altı ayrı suçlama için tek tek sanığın suçlu olup olmadığına karar vermesi bekleniyor. Jüri, sanığı tüm suçlamalardan suçlu bulabileceği gibi, belli bazı suçlamalardan suçlu bulup diğerlerinden bulmayabilir.

Atilla’ya “ABD ve özellikle de ABD Hazine Bakanlığı’nı dolandırmak için kumpas kurma, Uluslararası Acil Ekonomik Güç Yasası’nı (International Emergency Economic Powers Act) delmek için kumpas kurma, bankacılık sisteminde sahtekarlık yapma, bankacılık sisteminde sahtekarlık yapmak için kumpas kurma, kara para aklama ve kara para aklamak için kumpas kurma” suçlamaları yöneltiliyor.

Jürinin görevi, Atilla’nın suçlu olup olmadığına karar verdiği noktada sona erecek.

Jüri nasıl karar verecek?

Yasal olarak, jürinin başka hiçbir etki altında kalmadan 27 Kasım’da başlayan yargılama süreci boyunca hem iddia makamının hem de savunmanın çıkardığı tanık ile ortaya koyduğu kanıtları inceleyerek bir karara varması bekleniyor.

Jürinin karara varması için öngörülen azami bir süre bulunmuyor ve jüri üyelerinin değerlendirme aşamasında karara varana kadar evlerine gitmelerine izin verilmiyor.

Ancak Noel tatilinin yaklaşması nedeniyle jürinin de değerlendirmesini kısa süre içerisinde tamamlayıp kararını açıklaması bekleniyor.

Jürinin değerlendirmesi sırasında yeni oturumlar yapılmasını talep etme ve iddia makamı ile savunma ekiplerinden bazı noktalara açıklık getirme ya da bazı tezlerini yeniden aktarmalarını isteme hakkı bulunuyor.

Jürinin “giderilemeyecek düzeyde görüş ayrılıklarına” sahip olduğu gerekçesiyle karara varamaması halinde, genellikle hakim jüri üyelerinden bir kez daha denemelerini istiyor.

Ancak jürinin görüş ayrılıklarının giderilememesi ve değerlendirme sürecinin tıkanması halinde ise yargıcın davayı düşürme ve yeniden yargılama talep etme yetkisi var.

Salı günü yapılan oturumda iddia makamı ve savunma ekibi dava süresi boyunca gündeme getirdikleri iddiaları ve bunlara yönelik yanıtlarını özetleyen birer kapanış konuşması yaptı.

İddia makamı adına söz alan New York Güney Bölgesi Savcı Yardımcısı Michael Lockard, Atilla’nın Halkbank’ı korumak için “yalan söylediğini” ve İran’a yönelik yaptırımların delinmesinde önemli rol oynadığını öne sürdü.

Savunma ekibi adına söz alan avukat Victor Rocco da Atilla’nın içine düştüğü hikayenin ABD’de bir mahkeme salonuna değil, “Alacakaranlık Kuşağı”na ait olduğunu söyledi ve müvekkilinin suçsuz olduğunu yineledi.

Ceza nasıl belirlenecek?

ABD hukuk sisteminde jürinin görevi bir sanığın suçlu olduğuna ya da olmadığına hükmettiği noktada sona eriyor.

Bu davada da jürinin yetkisi yalnızca Atilla’nın suçlu olup olmadığına karar vermeyi kapsıyor. Bu karar verildikten sonra ise hakimin görevi başlıyor. Jürinin suç işlendiğine karar vermesi durumunda çarptırılacak cezayı hakim belirliyor.

Jürinin, Atilla’nın suçlu olmadığına karar vermesi halinde, Atilla’nın kısa süre içerisinde tahliye edilmesi bekleniyor.

Jürinin Atilla’nın suçlu olduğuna karar vermesi halinde ise birkaç hafta içerisinde Yargıç Berman’ın ayrı bir duruşmada tarafları bir araya getirip sanığa verdiği cezayı açıklaması öngörülüyor. Bu duruşmanın Ocak ayı sonlarına doğru olabileceği belirtiliyor.

Bu davada ise jürinin vereceği karardan bağımsız olarak Yargıç Berman’ın her hâlükârda bir ceza duruşması yapması gerekiyor.

Bu duruşmada; Atilla suçlu bulunursa hem Atilla hem de davanın diğer sanığı Türkiye ve İran vatandaşı iş adamı Reza Zarrab için; suçlu bulunmazsa o zaman sadece Zarrab için ceza kararı verilecek.

Suçunu kabul eden ve savcılıkla anlaşma yoluna giderek, tanıklık yapan Zarrab için verilecek cezanın belirlenmesinde iddia makamının bildireceği görüş de rol oynayacak.

Yapılan anlaşma kapsamında, savcılığın Berman’a bir dilekçe sunması ve bu dilekçede de Zarrab’ın tanıklığının iddia makamının davasına ne kadar yardımcı olduğunu anlatarak, ceza indirimi talebi olup olmadığını aktarması bekleniyor.

Yargıç Berman’ın Zarrab ile ilgili ceza kararında savcılığın görüşünü göz önünde bulundurması öngörülüyor.

New York’ta görülen dava, 27 Kasım günü jüri üyelerinin seçimiyle başladı. İlk tanık olarak Zarrab, 28 Kasım günü tanık kürsüsüne çıktı. Üç haftalık bir sürenin sonunda tarafların kapanış konuşmalarını yapmalarıyla yargılama süreci de sona erdi.

(Kaynak: BBC Türkçe)

Benzer yazılar

Yanıt verin.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir