Menü Altı
Menü Altı

Hesap günü yaklaşıyor

Hesap günü yaklaşıyor

Bir düzen kurdunuz…
Devletin malı deniz dediniz, yediniz de yediniz.
Peşkeşin kralını çektiniz.
Partizanlığı şiar edindiniz.
‘’Bizden olan yaşasın, olmayan ölsün’’ dediniz.
Kardeşi kardeşe düşman ettiniz.

Vergi listesine girenlere enayi gözüyle baktınız. Vergi kaçıranları yıldız yaptınız.
Yanlış yapanın cezasını kesmediniz.
İhaleleri ‘’bir senden, bir benden’’ diyerek bölüştünüz.
Piyasayı dolandıranları kalkındırma aracılığıyla kalkındırdınız. Aldığı parayı ödeyip ödemediğine bile bakmadınız.
Denizi dolduran kodamanlara ‘’gık’’ demediniz. Ama Karpaz’daki üç tane kıçı kırık bungalowu garibanların kafasına yıktınız.
Yetmedi hapse attınız.

Mamma azalınca halka yüklendiniz. Harçları haraca çevirdiniz.
Çoğu belediyeyi batırdınız.
Dürüst vatandaşa ceza, dürüst olmayana ödül verdiniz.
‘’Oy satın aldım’’ diyenle ‘’Aa, öyle mi, Allah Allah’’ diyerek dalga geçtiniz.
Mecliste yüzünüze fırlatılan dolarlara ‘’yarabbi şükür’’ dediniz.
Hakkında hırsızlık, dolandırıcılık, yolsuzluk iddiaları olanları aranıza kattınız. İçinizde temiz kalanları bile şaibeye bulaştırdınız.
Sendikaları böldünüz.
Çok sesi çıkan sütü bozukları satın aldınız.

Meyhanede yer-içerken ek mesai yazdırıp garibanın hakkını gasp ettiniz.
Sattınız yediniz, sattınız yediniz. Ne satarken adil oldunuz ne yerken adil oldunuz.
Yandaşlarınızı beslerken bile adil olmadınız. Zenginini daha zengin, fakirini daha fakir ettiniz.
Canı yananın ağzına bir parmak bal çalıp susturdunuz. Balı bitene ‘’hem yer hem bağırır’’ diye iftira attınız.
Liyakat nedir bilmediniz. Adalet nedir bilmediniz. Hak nedir bilmediniz. Hukuk nedir bilmediniz.
Ama gombina çevirmeyi çok iyi bildiniz.

Bugün bile yan yana gezdiğiniz arkadaşlarınızın arkasından iş çeviriyorsunuz. Üstelik bunu çok normal bir işmiş gibi yapıyorsunuz.
Biraz kafayı kaldıranın hemen kellesini alıyorsunuz.
Hepsini geçtim, kendi yaptığınız yasayı bile yanlış anlıyorsunuz.
Devlet okulları dökülürken özel okullarda diploma dağıtıyorsunuz.
Yol yapacağım deyip yapmıyorsunuz.
Ama memleketi yolgeçen hanına çevirmeyi biliyorsunuz.

Biraz sıkışınca ‘’Vatan Millet Sakarya’ya sarılıyorsunuz.
O da kurtarmazsa insanları ’’Rumcu, Türkiye düşmanı’’ diye yaftalıyorsunuz.
Türkiyeli yetkililere karşı bizi rezil ediyorsunuz. Gönderilen paraları bile hizmete çeviremiyorsunuz. Üstelik bundan dolayı utanmıyorsunuz.
Dilinizden düşürmediğiniz Anavatan’ın denizleri yararak getirdiği nimeti bile halka dağıtmaktan acizsiniz. Denize dökülen suyu inkar bile edemiyorsunuz.
‘’Böyle gelmiş böyle gider’’ diyorsunuz.
İşte orada yanılıyorsunuz!

Hesap günü yaklaşıyor ağalar…
Önce halka hesap verilecek, sonra hukuka.
İkisinden de kurtulsan bile sakın unutma…
Halktan da hukuktan da kaçarsın ama HAK’tan kaçamazsın!

Benzer yazılar

Yanıt verin.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir