Menü Altı
Menü Altı

Erhürman: Hesap sorma konusunda kimse bana baskı yapamaz

Erhürman: Hesap sorma konusunda kimse bana baskı yapamaz

Başbakan Tufan Erhürman, hesap sorma konusunda kararlılıklarının sürdüğünü belirterek, “Bu konuda kimse bana baskı yapamaz. Benim karşıma öyle biri çıkamaz ama bugüne kadar da öyle birşey olmadı” dedi.
“Yolsuzluk” olarak nitelendirilen dosyaların Başsavcılık’ta bulunduğunu, Başsavcı Behiç Öztürk’ün de geçtiğimiz günlerde yaptığı bir açıklamada, 15 gün içinde sonuçlanacağını söylediğini hatırlatan Başbakan Erhürman, sonucu beklediklerini söyledi.
Erhürman, “10 aydır Başbakanım, bir günden bir güne Başsavcılık’ı veya polisi arayıp şu kişinin dosyası ne oldu diye sormadım” dedi.
Başbakan Erhürman, dün akşam Mustafa Alkan’ın hazırlayıp sunduğu Kıbrıs Genç TV’de canlı yayınlanan Er Meydanı programına konuk oldu, soruları yanıtladı, önemli açıklamalarda bulundu.
“Vicdani ret için öteki konulardan vazgeçmedik”
Başbakan Tufan Erhürman, “bu kadar çok konu varken vicdani ret konusu nereden çıktı” şeklindeki eleştirileri anlamakta zorluk çektiğini belirterek, hükümetin ve Meclis’in bu yasa için diğer konulardan vazgeçmediğini vurguladı.
Vicdani retle ilgili yasa tasarısını “üç buçuk madde” diye tanımlayan Erhürman, “Bu soruyu soranlar zannediyor mu ki bu Meclis ve hükümet her şeyden vazgeçip sadece bu tasarıyı görüşecek? Bu meclisten, kamu reformu ve faiz yasası konusu kadar önemli olmayan onlarca yasa geçti ama ne zaman birilerinin hoşuna gitmeyen bir yasa gündeme gelse, bu soru ortaya atılır” dedi.
Koalisyon hükümetini oluşturan partilerin dördünün de manifestolarında ve hükümet programında vicdani rettin yer aldığına işaret eden Erhürman, Anayasa Mahkemesi’nin de 2013’te verdiği bir kararda “askeri hizmet yerine sivil hizmet yapılmasına izin veren bir düzenleme yapma yasa koyucunun takdirindedir” dediğini kaydetti.
Başsavcılık’ın hazırlanmış metinde bazı maddelerin Anayasa’ya aykırı olabileceğini belirttiğini ifade eden Erhürman, “Anayasaya aykırı olan vicdani ret değildir. Tasarının görüşüleceği Meclis komitesine Başsavcılık da çağrılacak, gerekli uyarıları yapacak” dedi.
Kimlerin vicdani retten yararlanabileceği konusunda bilgi verirken, “Vicdani reddin gerekçesi olması lazım, gerekçesini de temellendirmesi lazım. Dünyada genellikle dini gerekçeler var. Bazı mezhepler var silah tutmayı günah sayar” diyen Başbakan, bu amaçla bir komite kurulacağını ve başvuruları değerlendirip karar vereceğini kaydetti.
Erhürman, “Kimlerin vicdani rette bululabileceğine karar verecek olan kurulacak komitedir. Vicdani retti kabul edilen de yine askere gidecek ama görevlendirmeler yapılacak. Ya silahlı kuvvetler içinde veya dışarıda sivil hizmet yapacak. O dönemi zorunlu görevde geçirecek” dedi.
Dome Hotel… “Yangından mal kaçırır gibi iş yapmam”
Dome Hotel tartışmalarıyla ilgili soruları da yanıtlayan Erhürman, “temel prensibinin, yapacağım işle ilgili soru işareti varsa, onu ortadan kaldırmadan yapmamak” olduğunu söyledi.
Erhürman, ihaleyle sözleşme uzatmada bir tane bile örnek bulunmadığını kaydederek özetle şöyle devam etti:
“Birileri algı operasyonu yürütüyorsa, halkın kafasına ‘aslında bu ihaleyle yapılması gereken bir iştir, ama bu başbakan hukukçudur ama ihaleden kaçıyor’ algısı yerleştirmeye çalışıyorsa, Sayıştay Başkanı bu algıyı besleyen bir açıklama yapıyorsa, benim halkıma bunu sonuna kadar açıklarım.
Sayıştay Başkanı bu konuda görüş veremez. Sadece Maliye Bakanı’nın uygulamayla ilgili soruları konusunda görüş verebilir.
Sayıştay Başkanı yetkisi olmadığı halde hem bunu söyledi hem de hukuki görüş verdi. Başsavcılık’ın verdiği hukuk görüşle de taban tabana zıttı. Ben yangından mal kaçırır gibi iş yapmam.
Bu ülkede herkes aynılaştırılmaya çalışılıyor. Sayıştay ‘Evkaf’ın ihaleleri Kamu İhale Yasası’na tabidir’ dedi. 2017’de 23 tane ihalesiz ilk kiralama var. Bu kira uzatmadır. Uzatırken hiçbir zaman ihale yapmazsınız. Vicdanım rahattır. Belgeleri Evkaf’taki arkadaşlara aktardım. Ben tüzel kişi olduğu için talimat veremem. Görevim, gerek Evkaf Genel Müdürü’ne ve YK üyelerine ihtiyaç duydukları bütün bilgi ve belgeleri sunmaktı. Ben görevimi bitirdim, sundum. Bütün evrak açıktır. Bu insanlar ‘ihalesiz uzatırsanız suç işlersiniz’ baskısı altına alındı. Uzatmazlarsa ciddi davalar silsilesi başlar.”
Başbakan Erhürman, Dome Hotel’in işletmesi için teklif açıklayanlarla ilgili olarak ise “İhale olmayan yerde teklif sunulduğu nerde görüldü? Sözleşme süresi bitiyor diye birilerinin gidip ihale olmayan yere teklif sunduğu nerede görüldü?” yorumunda bulundu.
CAS… Ne kuş ne deve
Başbakan Erhürman, CAS konusundaki gelişmeleri de anlattı ve “Bundan sonra geçici işçi ve sözleşmeli personel istihdam ederken CAS’ta çalışanlar öncelikli değerlendirilecek noktasına, adalet duygusuyla geldik” dedi.
Erhürman, “CAS’ta öyle bir yapı yaratıldı ki ne kuş, ne deve! Bazı noktalarda CAS bir özel limited şirket olarak değerlendirildi. Savcılık görüşünde ve CAS’ı yönetenler de öyle değerlendirdi ama bazı noktada Bakanlar Kurulu kararlar alarak CAS’a paralar aktardı. Devlet elini yıkayıp aradan çekilme şansına sahip değil ama CAStaki herkesi devlete alma şansına da sahip değil” diye konuştu.
Sel felaketi sonrasındaki raporlarla ilgili bilgi veren Başbakan Erhürman, derelerin yönünün değiştirilmesi ve çevre kirliliğinin bu felaketin yaşanmasında etken olduğunun ortaya çıktığını söyledi.
Sel soruşturmasında sonuna kadar gidilecek
Raporda Girne-Lefkoşa yoluyla ilgili yazılanların konuyu yolun yapıldığı 1986 yılına kadar götürdüğünü ifade eden Erhürman, “Birileri sanıyorsa bu raporlar sadece son dönemi inceler, yanılır. Soruşturmada sonuna kadar gidilecek” ifadelerini kullandı.
Özel sektörde çalışanların hayat pahalılığı karşısında koruyacak bir hazır yöntem olmadığını kaydeden Tufan Erhürman, asgari ücretin artmasının özel sektörün batması, kayıt dışılığın ve personel durdurmaların artması noktasına gelme riski olduğunu anlattı.
Başbakan Tufan Erhürman, dövizdeki değişimler sonrasında ürün fiyatlarındaki durumla ilgili Ticaret Odası’ndan yazılı bilgi talep ettiğini de açıkladı.
Türkiye’yle ekonomik protokol imzalamaya hazır olduklarını TC Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay’la görüşmesinde ifade ettiklerini, hazırladıkları metin üzerinde çalışma yapılmasını, tarafların bir araya gelmesini ve teknik heyetlerin bu işi sonuçlandırmasını istediklerini kaydeden Erhürman ancak Türkiye’de gündemin yerel seçim olduğunu söyledi.
TC’den paranın gelmemesinin nedeni
Türkiye’den gelmesi gereken 400 milyon TL paranın 100 milyon TL’sinin geldiğini de belirten Erhürman, “Türkiye’de de bir sıkıntı var. Bunu gönderebiliyoruz dediler, teşekkür ettik. Gereğini yaptık. Para mali protokol imzalanmadı ya da reformlar yapılmadı da o yüzden gelmedi diye bir durum söz konusu değil” dedi.
Bir soru üzerine Ankara’nın şahsına veya diğer bakanlara karşı bir tavrı olmadığını belirten Erhürman, para aktarımı konusunda benzer sıkıntının illerde de yaşandığını söyledi. Erhürman, “Türkiye’de somut ve bilinen bir sıkıntı var. Biz de bunu anlayışla karşılıyoruz. Bu kadar yıllık hukuk içinde anlayışla karşılamak durumundayız. Eğer sorun olsa 100 milyonu da aktarmazdı, istemese onu da aktarmazdı” ifadelerini kullandı.
Bir başka soru üzerine hesap sorma konusunun yavaşlatılması için parti içinden bir telkin olmadığını belirten ve “Benim karşıma da öyle biri çıkamaz. Ama bugüne de öyle birşey yok” diyen Erhürman, özetle şöyle konuştu:
“Başbakanlık Denetleme Kurulu’nun tam üye kadrosuna ulaşması nisan mayısı buldu. 5 kişilik bir kuruldur ve çok ciddi çalışır. Bugüne dek 6-7 rapor hazırladı. ‘Yolsuzluk’ dosyaları Başsavcılık’ta. Başsavcı Öztürk, TAK’a demecinde 4-5 dosyanın 15 gün içinde sonuçlanacağını söyledi. Onu bekliyoruz. Aytaç Çaluda konusunda siyasi davrandınız savcıları siz harekete geçirdiniz diyenler daha sonra ‘Siz polise niye talimat vermiyorsunuz yolsuzluk dosyalarını bitirsin’ dedi. Bu ikisi çelişen şeylerdir. Dokunulmazlığın kaldırılması savcılığın tasarrufudur.
10 aydır Başbakanım, bir günden bir güne Başsavcılık’ı veya polisi arayıp şu kişinin dosyası ne oldu diye sormadım.”
Cumhurbaşkanı seçimi… “Bu konuyu şimdi konuşmak lüks”
“Cumhurbaşkanlığına aday mısınız? 2. Cumhurbaşkanı Talat sizin adınızı verdi” sorusuna karşılık Tufan Erhürman, 2020’de yapılacak Cumhurbaşkanlığı seçimine bir yıldan daha uzun süre bulunduğunu belirterek, “Ülkenin içinde bulunduğu bu sıkıntılı durumda böyle bir konuyu konuşmayı lüks bulurum. Bırakın aday olmayı konuşmayı gereksiz buluyorum. CTP’nin adayının kim olacağına günü geldiğinde parti organları karar verir. Aklımın ucundan bile geçmez” yanıtını verdi.
Başbakan Erhürman, hayatının tüm dönemlerinde kendine “Halk için şu anda senin üzerine düşen nedir” diye sorduğunu da belirtti ve “O dönemde ne hissettiysem onu yaptım. Ben akademisyenken de fil dişi odada olmadım. Bu dönemde bunu yapmakla yükümlü addettim. Beni en çok üzen eşime ve aileme yeterince zaman ayıramamaktır ama hayat nereye taşırsa öyle yaşanır. Pişmanlığım asla yok. Üniversiteyi eskisi kadar özlemiyorum” dedi.

Benzer yazılar

Yanıt verin.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir