Özel Kalem Müdürü atamasını onaylamadığını dün açıklayan Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı’ya, Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanı Kemal Dürüst’ten yanıt geldi.
Dürüst, “Akıncı’nın atamayı imzalamayacağı kararına saygı duymakla birlikte, hukuk kuralları ve aynı zamanda devlet ve demokrasi geleneği çerçevesinde verdiği bu karara da saygı duyulması gerektiği kanaatinde olduğunu” belirtti. Dürüst, Akıncı’nın kararını gözden geçirmesini de istedi.
Kemal Dürüst yazılı açıklamasında, KKTC’nin hukukun üstünlüğü ve demokratik teamüllerle yönetilen, kurumları arasındaki ilişkiler, yasalar ve tüzüklerle belirlenmiş bir yapıya sahip olduğunu kaydetti.
Devletteki bazı uygulamaların gelenek haline geldiğini belirten Dürüst, şöyle devam etti:
“Bunların en başında gelenlerinden birisi olan Bakanlar Kurulu üyesi siyasilerin, Özel Kalem Müdürlükleri makamına getirecekleri kişilerin, hukuk kuralları çerçevesinde, Bakanların kendi tercihlerine bırakılması bir devlet geleneği bir demokrasi geleneği haline gelmiştir.
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Devleti’nin saygın makamlarından bir tanesi olan Cumhurbaşkanlığı makamı, Bakanların hukuk kuralları çerçevesinde, devlet geleneği halini almış böylesi bir atamayı onaylamakla yükümlü bir makamdır aynı zamanda.
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Devleti’ni oluşturan bütün makamlarına karşı duyduğum saygım, elbette ki Cumhurbaşkanlığı makamı için de tamdır.
Bir devlet ve hatta demokrasi geleneği halini almış, hukuk kuralları çerçevesindeki Bakanlık Özel Kalem Müdürlüğü makamına uygun bulduğum ve bu karar doğrultusunda devlet teamülleri gereğince KKTC Cumhurbaşkanlığı’na göndermiş olduğum üçlü atama kararnamesinin, Cumhurbaşkanı Sayın Mustafa Akıncı tarafından imzalamayacağı noktasındaki kararına saygı duymakla birlikte, hukuk kuralları ve aynı zamanda devlet ve demokrasi geleneği çerçevesinde verdiğim bu karara da saygı duyulması gerektiği kanaatindeyim.
Cumhurbaşkanı Sayın Mustafa Akıncı’nın, Kararnameye onay vermeyeceği yönündeki kararını açıkladığı bildirisinde ortaya koymuş olduğu imzalamama gerekçeleri ile ilgili olarak da bugüne kadar, gerek Milletvekilliği gerekse de Bakanlık görevinde bulunduğum süre içerisinde, hem hizmette bulunduğum ülkeme hem de Devletin kurumlarına ve işleyişine olan hassasiyetim ve saygımın ölçüsü cevap niteliği taşıdığına inanarak, Sayın Cumhurbaşkanı’nın kararını yeniden gözden geçirmesi gerektiği görüşünde olduğumu saygılarımla kamuoyuna bildiririm.”
